Back to News
Fotoğraf Sektörü

Tarantino Cannes’da Patladı: “Sinema Ölmedi, Sadece Şık Tabutlara Kondu” 🎬

Ömer Faruk
Jun 15, 2025
Comments
Tarantino Cannes’da Patladı: “Sinema Ölmedi, Sadece Şık Tabutlara Kondu” 🎬

🎬 Cannes 2025: Tarantino’dan Mikrofon Ucuna Sığmayan Bir Röportaj

https://www.youtube.com/watch?v=dyjUPL6rfiI

Kırmızı halılar üzerinden yürüyen birçok yönetmen olur. Ama Cannes'da bir Tarantino yürürse, herkes bir adım geri çekilip dinler. Çünkü o sadece konuşmaz — kurar, yıkar, dürter, sorgular. İşte 2025 Cannes Film Festivali’nde Quentin Tarantino’nun sahneye çıkıp hiçbir sansüre, diplomasiye, PR filtresine sığınmadan söyledikleri de aynen böyleydi. Mikrofonu eline aldığında kimseye göz kırpmıyor, sinema âlemine doğru kocaman bir haykırış gönderiyordu: "Ben hâlâ buradayım ve anlatacaklarım var."


🎞️ "Sinema Ölmedi, Sadece Süslü Tabutlara Konuldu"

Tarantino'nun sohbeti başladığında, önce tanıdık bir sessizlik çöktü. Herkes ne diyeceğini merak ediyordu çünkü bu adamın ne zaman, ne söyleyeceği asla kestirilemiyor. Ve o klasik tonuyla, film dünyasının nabzını birkaç kelimeyle sıkı sıkıya kavradı:

“Bugün sinemayı 'öldü' diye anıyoruz ama mesele o değil. Sinema ölmedi. Sadece içine girmemizi bekleyen çok şık tabutlara kondu. Ben o tabutları açmayı seviyorum. Kapağı kaldırmak ve içeri bakmak hoşuma gidiyor.”

Bu cümleyle birlikte anladık ki Tarantino, Cannes’a eski filmleri izlemeye değil, eski ruhları diriltmeye gelmişti.


🍿 De Niro'ya Duygusal Selam

Röportaj sırasında Cannes’ın diğer büyük anlarına da değinildi. Robert De Niro’nun Palme d’Or onur ödülünü alışı sırasında Tarantino’nun gözlerinde beliren o kısa ama yoğun ifade? Koca bir saygının, geçmişin ve kişisel sinema tarihinin tek kareye sığdırılmış haliydi:

“Ben sinemaya onunla âşık oldum. Onun gibi biri ödül aldığında, bu sadece ona değil, bizim kuşağımıza verilmiş bir onurdur.”

Tarantino burada sadece bir oyuncuya değil, kendi gençliğine ve sinemaya duyduğu o çocuksu bağlılığa selam çakıyordu.


✍️ Senaryo: Onun İçin Sadece Kâğıt Değil, Kask

Sohbet senaryoya geldiğinde, Tarantino’nun yüzü bir anda ciddileşti. Sette her an kaosa dönebilecek durumlar için senaryonun onun kaskı, çarpışma yeleği olduğunu söyledi:

“Her şeyi doğaçlama bırakmıyorum. Senaryo benim güvenlik ağım. O olmadan boşluğa atlayan bir sirk cambazına dönerim.”

Bu, özellikle genç sinemacılar için önemli bir ders gibiydi. Risk al, evet. Ama zemini sağlam tut.


🎥 İlham Panosu: De Palma, Leone ve Kirli Köşeler

Tarantino’nun sinema tarihine olan takıntısı artık herkesin malumu. Ama bu röportajda bir kez daha netleştirdi: Onun sineması, referans değil bağ kurma üzerine kurulu. Brian De Palma’nın gerilim matematiği, Sergio Leone’nin zaman algısıyla oynayan anlatımı, onun sahnelerinde yaşayan kodlara dönüşmüş durumda.

“Leone sadece silah sesiyle değil, bekleyişle korkuturdu. Ben de bunu aldım. Sessizlik kadar yüksek sesli bir şey yoktur.”

Kendini "yeni bir şey yapan biri" gibi değil, "yeni bir şeyler söyleyen bir mirasçı" gibi görmesi, onu hâlâ özgün kılan şey.


🎭 Karakterler Her Şeydir

Tarantino’ya göre iyi bir film, iyi karakterlerle yürür. Bu röportajda, özellikle kariyerinin başındaki zorlu süreçlerden bahsederken bunu net şekilde vurguladı:

“Reservoir Dogs’u çekerken her şey kusurluydu. Ama karakterler tamdı. Onlar filmi ayakta tuttu. Set ışığı patlasa da, diyaloglar çalıştı.”

Yani ona göre kamera sallanabilir, ses çatlayabilir. Ama karakter çatlarsa, o film çöker.


🧨 Tarantino’nun Filtresizliği: Göstermelik Saygıya Yer Yok

Bu söyleşide belki de en çarpıcı şey, Tarantino’nun hâlâ korkusuz oluşuydu. Sektöre, genç sinemacılara, hatta zaman zaman kendi hayranlarına bile yüzleşme çağrısı yaptı:

“Sinemayı seviyorsanız, ona acımayı bırakın. Onunla kavga edin. O sizi terk ettiyse, arkasından ağlamayın. Yeni bir şey yazın.”

Tarantino'nun sinema aşkı romantik değil. Saplantılı, takıntılı, yer yer toksik ama bir o kadar da dürüst.


📝 Röportajın Arasında Duran Dersler:

  1. İlham almak suç değil, çalmak da değil. Ama yeniden kurmak şart.
  2. Senaryo, özgürlüğün değil, güvenin temeli.
  3. Sessizlik, en iyi gerilim müziğidir.
  4. Karakterler nefes almıyorsa, kurgu uğraşmaz.
  5. Sinema öldü mü diye sorma. Ne yapıp onu hayata döndüreceğini sor.

🎯 Sonuç: Bu Bir Röportaj Değildi, Manifestoydu

Quentin Tarantino’nun Cannes 2025’te yaptığı bu söyleşi, klasik anlamda bir “röportaj” değildi. Daha çok bir açık mektup, bir tür manifesto gibiydi. Ne PR cümleleri vardı içinde, ne "teşekkür ederim festivalime" lafları. Onun yerine ter, tutku, biraz öfke, çokça sevgi ve sinemanın o hâlâ titreşen nabzı vardı.

Bu yüzden bu söyleşi, özellikle sinemayla derdi olan herkes için izlenmesi değil, üzerinde düşünülmesi gereken bir belge.

Quentin Tarantino'nun kendisi gibi: Şaşırtıcı, sinir bozucu, zaman zaman fazla dürüst ama her zaman gerçek.

Yorumlar (0)

Sohbete Katıl

Yorum yapmak için giriş yapın.

Giriş Yap / Kayıt Ol